150 Yıllık Su Değirmeninin Son Ustası

150 Yıllık Su Değirmeninin Son Ustası haberinin gerçek görüntüsü.

Yazdır

2017-11-27 01:29

Karaman'ın  Ermenek ilçesinde bulunan 150 yıllık su değirmeninin çarkları, "Pala Taner" lakaplı 65 yaşındaki Taner Doğan'ın çabalarıyla dönmeyi sürdürüyor.

İlçeye bağlı Yaylapazarı köyündeki "Zeyve Pazarı" çevresinde akan dereleri, asırlık çınar ağaçları ve küçük şelaleleri ile doğa harikası. Her yıl binlerce kişinin gezmek ve piknik yapmak için uğradığı yer, geçmişten bu yana su değirmenleriyle ünlü.

Elektrik ve modern makineler yaygınlaşmadan önce suyun gücünden yararlanmak için değirmenler ve hızarların kurulduğu Zeyve Pazarı'nda 1900'lü yılların başında yaklaşık 15 su değirmeni bulunurken, bugün artık çalışan tek değirmen var. Değirmeni işletmeye devam eden, bölgede "Pala Taner" olarak da bilinen Taner Doğan, çarkları artık para kazanmaktan öte vatandaşa hizmet için çeviriyor.

Dedesi ve babası da değirmenciydi

Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dedesi ve babasının da değirmenci olduğunu söyledi.

Mesleği dedesinden öğrendiğini belirten Doğan, "Ben bu işe 8-9 yaşlarında başladım. İşin her inceliğini dedemden öğrendim. Çok meraklıydım. Un öğütmenin yanı sıra değirmenin mekanik kısmını da öğrendim. Benden daha yaşlı ustalar bile bir sıkıntı çektiklerinde bana sorarlardı." diye konuştu.

Büyüklerinden duyduğuna göre 1900'lü yılların başlarında burada çok sayıda su değirmeninin olduğunu dile getiren Doğan, şöyle devam etti: 

"Daha önce buralarda 15'e yakın değirmen vardı, şimdi bir tek bizim değirmen çalışıyor. O yıllarda çok büyük bir sel olmuş. Selde değirmenlerin büyük kısmı yıkılmış, 4-5 tanesi kalmış. Zamanla sahipleri ölünce o değirmenler de kapandı. Şimdi bir tek bizim değirmen çalışıyor. Bana yardım eden bir oğlum var. Bilmiyorum o devam ettirir mi? Ben ölürsem burası da kapanır diye düşünüyorum."

"Tamiratını, bakımını kendim yapıyorum"

Doğan, değirmenin en az 150 yıllık olduğunu, zaman içerisinde binada tadilat yaptıklarını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Binanın dış kısmında tadilatlar yapılmasına rağmen değirmen kısmı ilk kurulduğu gibi duruyor. Değirmeni zor şartlar altında çalıştırıyoruz. Bozulan bir parçayı bulma şansımız yok. Taşlarını bulamıyoruz. Tamiratını, bakımını kendim yapıyorum. Genellikle darı öğütüyoruz. Darı sezonu bittikten sonra talebe göre buğday da öğütebiliyoruz. Bu işten çok fazla para kazandığımız söylenemez. Fakat köy yerinde yetiyor. Paradan çok, mesleğimizin sürmesi, vatandaşlara hizmet için devam ettiriyorum. Anamur,  Gülnar,  Konya  Karaman ve  Ermenek'ten gelen müşterilerimiz var. İnsanlar su değirmeninde öğütülen unu daha lezzetli buluyor. Gücüm yettiği kadar çarkların dönmesi için uğraşacağım."

"Benden başka usta yok"

Zeyve Pazarı'ndaki değirmeni çalıştırmaya devam ederek, bölgenin tarihi ve doğal güzelliklerine de katkı sunduğu değerlendirmesinde bulunan Doğan, şunları kaydetti: 

"Ben uğraşıyorum fakat bazen engellerle karşılaşıyoruz. Örneğin burası geçen sene kapalı kaldı. Burayı çalıştırabilmem için benden ustalık belgesi istediler. Bana kim ustalık belgesi verecek. Benden başka usta yok ki. Gelen değirmeni soruyor. Un öğütmesek bile şaşkınlıkla seyrediyor, fotoğraf çekiyorlar."

Değirmene 40 kilometre uzaklıktaki Güneyyurt beldesinden darı öğütmeye gelen Ali Erboylu ise "Her sene buraya darı öğütmek için gelirim. Kendi ihtiyacımın yanı sıra komşularımın darısını da getiririm. Elektrikli değirmende öğütülen un iyi olmuyor. O yüzden su değirmenine geliyoruz. Burası da kapanırsa mecburen diğer değirmenlere gideceğiz." ifadelerini kullandı.